8 Kasım 2018 Perşembe

Keman


Buruşuk zihinlerin içinde,
Yankılanır yalnız notalar.
Gökyüzünden bir ezgi yayılır etrafa.
Geçmişten gelen bir hikayedir bu.
Nasırlı parmakların altında,
Serin teller huzuru getirmiş başucumuza.
Gece gündüz demeden,
Birilerinden bahseder.
Dışı pas olan o serin teller.
Yağmura karşı sesini duyurmuş,
Bir sanatçıya hayat veren,
Bizi kendisine tutsak eden,
Melodiler dolaşır duvarları kırık koridorlarda.
Aklımda yatan kızgın ateş,
Bu ahengin karşısında duraksar.
Arkasına dönüp yaktıklarını anmak için.
Tellerle birlikte yaşam da dalgalandı o an.
Ölür ruhlar toplanırlar bir köşeye.
Bu yaratıcının kim olduğunu görmek adına.
İs kokan mezardan yapılma odaların içinde,
Çocukluğum dalgalanır bu gizemli notalarla.
Bulutların durmak bilmediği bir anda,
Bağlar kopar yaşam eksik kalır.
Sanatçı ise ölür ağlayan göğün altında.
Geriye sadece yağmurun sesi kalır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder