3 Mart 2018 Cumartesi

Galaksiler


Kumdan oluşan büyük galaksilerin üstünde,
Kendi gezegenime hüküm sürmeye çalışıyorum.
Sırtıma her vuruşunda yağmur damlaları,
Ruhum bağırarak bir şarkıya eşlik ediyor.
Tek gerçekliğin yalnızlık olduğu saklanan bu yerde,
Bir kez daha dumanla bütünleşiyorum.
Sigara gibi yok oluyor benliğim.
Ağır ağır eriyip gidiyor.
Yüzüm yere dönük,
Hangi acının bağımlısı olduğumu bilmeden,
Yaşama sırtını dönüyor düşüncelerim.
Ruhlara anlatmak istediğim anılar,
Yalnızlığın soğuk sokaklarından geçerken,
Üşümeyeyim diye kendilerini yok ediyorlar.
Aşkın ateşiyle beraber.
Mavi ufukların yanıltıcılığına kanarak,
Kendimi bu garip yere zincirliyorum.
Hırsızlara verdiğim düşüncelerim,
Bir saat kulesinin inşaasına yardımcı oluyor.
Ve yüreğim bu saat kulesinin ana çarkı oluyor.
Adı mutlak kader olan bu yapıtın varlığının,
Hangi insan sonucu varolduğunu kimse bilmiyor.
Gecenin gizi ile beraber kendimizi siper ettiğimiz o duvarlar,
Hayatımızın gerçekliği olmuş.
Kelimeler ise bu kesik hayallerin,
Saklayıcılığını üstlerine görev edinmiş.
Ve kelimeler son bir emri bekler olmuş,
Zihnimde dans ederler bir müzik olmadan,
Gözlerinden yaş gelir bir duygu olmadan.
Işte bu gibi varlıklar zamanın çarpıklığı olmuş.
Ve o büyük galaksiler büyük bir yağmurun,
Getiricisi olmuşlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder